- özenle
- με φροντίδα, με προσοχή
Türkçe-Yunanca Sözlük. 2010.
Türkçe-Yunanca Sözlük. 2010.
evlat gibi (veya evladı gibi) — özenle, titizlikle Çiçekleri suluyor, evlat gibi büyütüyordu. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
giyinip kuşanmak — özenle giyinmek Kocam bana karşı iyi davranıyor, benim de şık kadınlar gibi giyinip kuşanmamı, boyanmamı istiyordu. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
süsleyip püslemek — özenle, özen göstererek süslemek, göze çarpacak kadar süslemek, telleyip pullamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
başoda — is. Geleneksel Türk evinde özellikle konukların ağırlandığı büyük ve özenle döşenmiş oda … Çağatay Osmanlı Sözlük
beyzade — is., T. bey + Far. zāde 1) Bey oğlu Ben beyzade, kişizade / Her türlü dertten topyekûn azade. B. R. Eyuboğlu 2) Soylu kimse Eşsiz bir beyzadeydi, zamanımızda artık benzeri çıkmıyor. A. İlhan 3) mec. Özenle büyütülmüş, nazlı kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
giyimli kuşamlı — sf. Temiz ve özenle giyinmiş (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
gizli yama — is. Gözle görülemeyecek kadar özenle yapılmış yama … Çağatay Osmanlı Sözlük
incelemek — i Bir işi veya bir şeyi ele alıp özelliklerini, ayrıntılarını inceden inceye, özenle anlamaya, öğrenmeye çalışmak, tetkik etmek Ne kitap okur ne de başkalarının düşüncesini inceler. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
kundaklamak — i 1) Bebeği kundağa sarmak Dikmen Yıldızı yapma bebeğini büyük bir dikkat ve özenle tekrar kundakladı. A. Gündüz 2) Bir yeri kundakla yakmak 3) Saçları yemeninin içine toplayarak bağlamak 4) Tüfek namlusunu kundağa bağlamak 5) mec. Ara bozmak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mutena — sf., esk., Ar. muˁtenā 1) Özenilmiş, özenle yapılmış En mutena çiçek muhakkak ki menekşedir. R. H. Karay 2) Seçkin, önemli Bir dakika evvelki mutena alayın hayalini heyecanlı ... gözlerle takip ediyorlardı. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
ölçülü biçili — sf. Özenle hazırlanmış, iyice hesaplanmış Fakat bütün bu ölçülü biçili büyük adam tedbirlerine rağmen ne de olsa çocuktum. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük